Sürücü mü? O da kim?

google_driverless_car

Teknolojinin her geçen gün ilerlemesiyle, bilimkurgu deyip geçtiklerimiz kurgu olmaktan çıkıp gerçeğe dönüşüyor. Son yıllarda hayatımıza sürücüsüz araçlar da giriş yaptı. Bu konuda en büyük atılımı ise Google yaptı, geliştirdiği prototip sürücüsüz arabaları sokaklarda dolaşmaya başladı bile. Sürücüsüz araçlar gitmek için bir sürücüye gereksinim duymuyor. Zaten bu araçların içerisinde, sürücü koltuğu yok, direksiyon yok, pedal yok.. Bir kaç butona basıyorsunuz, nereye gideceğinizi belirtiyorsunuz ve sürüşün keyfine varıyorsunuz. Yolculuk esnasında kitap okumak, müzik dinlemek, çalışmak vb. her şey serbest!

Teknoloji devi Google, 2009 senesinden beri sürücüsüz araçlar konusunda kafa patlatıyor. Google’ın hedefi, araç kullanmayı bilen ya da bilmeyen herkesin kolay ve güvenli bir şekilde ulaşımını sağlayabilmesi. Sürücüsüz araçlar, yaşlı ve görme engelli insanların hayatını da kolaylaştıracak bir teknoloji çünkü bu araçlar, başka insanlara bağımlılığı da ortadan kaldırıyor. Amerika Ulaşım Departmanı tarafından Şubat 2015’te yayımlanan rapora göre, Amerika’daki trafik kazalarının %94’ünün sürücü hatası kaynaklı olduğu biliniyor. Dolayısıyla, trafik kurallarına harfiyen uyacak sürücüsüz araçların, trafik kazalarını azaltacağı da düşünülüyor.

Google’ın araçları içerisinde akıllı bir yazılım bulunuyor. Bu akıllı yazılım, öncelikle aracın nerede olduğunu haritasını kullanarak belirliyor. Aracın tepesinde bulunan sensörler sayesinde, tüm doğrultularda etrafını gözlemliyor. Bu sensörler, çevredeki uzun mesafede yer alan her şeyi (yayalar, bisikletliler, arabalar vb.) gözlemleyebiliyor. Tahmin edersiniz ki bu gözlemler, bir insanın gözlemleyebileceklerinden çok daha fazlası. Bu gözlemlerden yola çıkarak, bir sonraki adımda hem gözlemlediği nesnelerin hareketini tahmin ediyor hem de aracın ne yapması gerektiğini hesaplıyor. Örneğin, sürücüsüz araç, bir kişinin yaya geçidi üzerindeki hareketini gözlemliyorsa, bu kişinin yaya geçidi üzerindeki hareketini tamamlamasına kadar bekleyip sonra hareket ediyor.

Google’ın sürücüsüz araçları piyasada satılmıyor çünkü henüz geliştirilme aşamasında. İçerisinde yer alan akıllı yazılımın daha iyi bir hale gelebilmesi için, test sürüşlerinin yapılması gerekiyor. Google, bu test sürüşlerini, Mountain View (Kaliforniya) ve Austin (Teksas) sokaklarında gerçekleştiriyor. İlk test sürüşlerinde, araçlarda bir yardımcı (insan) sürücü bulunduruluyor. Çünkü araçlar gerçek trafikte hareket ettikleri için, olası bir acil durumda, yardımcı sürücüler devreye girerek fiziksel müdahalede bulunuyor. 2009’dan beri yapılan test sürüşlerinde, 16 tane küçük kaza kaydedilmiş. Ve bu kazaların çoğu da insan hatasından kaynaklanan kazalar. Ağustos ayında yapılan bir test sürüşünde, yayaya yol vermek isteyen Google aracı, yardımcı sürücüden fren yapmasını istiyor. Fakat bu esnada, arkadan gelen bir insan sürücülü araç, Google aracına çarpıyor. 2009’da yapılan bir test sürüşünde, Google aracı dörtyol ağzından geçemiyor çünkü diğer araçlar sürekli öne hareket ettikleri ve tamamıyla durmadıkları için, Google aracı ilerleyemiyor ve yolda kilitleniyor. Bunun sebebi ise, kurallara uymayan insanlardan kaynaklanıyor. Dolayısıyla, sürücüsüz araçlarda yer alan akıllı yazılımların az da olsa agresif bir duruş sergilemeleri gerekiyor çünkü insanların kurallara uyacaklarını düşünmek maalesef ki pek gerçekçi değil. Eylül başında Google tarafından yapılan açıklamada, sürücüsüz araçların artık yeterince güvenilir olduğu ve test sürüşlerinde yardımcı sürücülere gereksinim olmadığı söyleniyor. Yardımcı sürücü olmadan test sürüşlerine ne zaman başlanacağı ise merak konusu.

Sürücüsüz araçlar, aramıza ne zaman katılır bilinmez. Bu araçların sayısı ne kadar fazla olursa, daha güvenli bir trafik bizi bekliyor diyebiliriz. Ne mutlu ki insan tarafından programlanan akıllı bir yazılım, insandan daha iyi araç kullanabiliyor 🙂

Ekim 2015 Paros Dergisi’nde yayımlanan yazım.